29 Kasım 2012 Perşembe

Makedonya yolu üzerindeki duraklar: Nea Moudania ve Selanik



Ouranouopoli'den çıktıktan sonra ufak ufak köylerden geçerek önce Ierissos, sonra Ormilia istikametinde devam edip Nea Moudania'ya varıyorum. Doğrudan Selanik'e gitmek yerine yolu uzatıp önce Nea Moudania'ya gitme sebebim fotoğraflarına defalarca rastladığım meşhur Nea Moudania Kilisesi'ni görmek.

Nea Moudania Kilisesi // Samsung Galaxy S2


Nea Moudania adını Bursa'nın aynı ismi taşıyan sahil ilçesi Mudanya'dan alıyor. Mübadele esnasında Mudanya'da yaşayan Rumların kurduğu bir yerleşim olan Nea Moudania'da (Yeni Mudanya) sokakta Türkçe konuşan, kahvehanelerde tavla oynarken Türkçe şakalaşan yaşlılara rastlamak mümkün. Aracımla bir tur atıp, yaklaşık yarım saat yürüdükten sonra burada daha fazla kalmanın çok anlamlı olmadığına karar vererek ayrıldım. Sahilde olmasına rağmen pek sahil havası olmayan Nea Moudania'nın görmeyi en çok istediğim binasında da tadilat olunca burada uzun zaman geçirmeme sebep olacak başka bir çekim bulamadım.

Yunanistan'ın 2. büyük şehri olan Selanik, Nea Moudania'nın yaklaşık 70 km. kuzeyinde yer alıyor ve yolun tamamı otoban. Aslında Selanik'i daha önce gördüm ve çok fazla vakit geçirilmeye değecek, enteresan bir yer olduğunu düşünmüyorum. Güzel ve eğlenceli bir sahil şehri ve neredeyse İzmir'in ufak bir kopyası. Alsancak'taki sokakları andıran, kafelerin ve dükkanların olduğu sokaklar, neredeyse İzmir kordon boyu ile tamamen aynı  sahil şeridi ve tabi ki aynı deniz iki şehrin birbirine çok benzemesine neden olmuş. 

Yunanistan seyahatinde diğer gezdiğim yerlerdeki sakinlik, dinginlik ve özgün hava Selanik'te yok. Bunun bir sebebi de bayram olması nedeniyle çok fazla Türk turistin Selanik sokaklarında geziyor olması belki de. 5-6 tur otobüsünün yanı sıra, uçakla veya kendi özel aracıyla gelmiş olan çok sayıda Türk vardı Selanik'te. Aslında burada kalmamdaki tek amaç Ouranoupoli - Ohrid arasını tüm gün seyahat ederek tek seferde gitmek istemeyişimdendi. Bir de önceki seyahatimde gezemediğim Ulu Önder Atatürk'ün doğduğu evi gezmek istiyordum. Ancak bu sefer de mümkün olmadı; ev yoğun bir tadilattan geçiyor.


Beyaz Kule - Selanik // Samsung Galaxy S2

Selanik'in en meşhur yapılarından bir tanesi tüm sahil şeridinden görülebilen Beyaz Kule (Lefkos Pyrgos). 12. yüzyılda Bizanslılar tarafından inşa edilen kule daha sonra Osmanlı egemenliği altındaki şehirde limanın kontrolü amacıyla kullanılmış. Eski çizimlerinde etrafında duvar olduğu görülen yapıdan günümüzde sadece çevresi 23 metre, yüksekliği 27 metre olan kule kalmış. 96 basamak ile tepesine çıkılan kuleden tüm Selanik ayak altında. Kulede bir de müze ve kafe bulunuyor.

Selanik'te yemek yediğim yerler çok özel ve bahsedilmeye değecek yerler değildi. Oldukça güzel restoranlardı ama hem Yunanistan'a has değillerdi, hem de Selanik'te seçenek çok bol ve onca seçeneğin arasında benim seçtiklerim çok önemsiz kalıyor. Ancak kaldığım otele değinmeden geçemeyeceğim; Electra Palace Hotel: 9, Aristotelous Square, 54624 Thessaloniki, Greece - Tel: +30 2310 294000

Elecktra Palace Hotel - Selanik // Canon 5d Mk II + Canon 24-105 mm f4.0

Otel tam sahilde olmasa da önü tamamen açık olduğu için ön cephedeki odalar deniz manzaralı. Büyük bir meydanda sanki birbirinin devamıymış gibi inşa edilmiş bembeyaz binalardan biri olan otelin girişi çok şık ve ferah. Lobinin sol tarafında otelden de girişi olan, açık hava bölümü sokağa bakan harika bir pastane var: Cafe Ciel. Tatlı ile arası iyi olanlar buradan uzak dursun; yüzlerce çeşit tatlı o kadar cezbedici duruyor ki insan burada kendini kaybedebilir.

Otelin odaları ahşap ve koyu tonlar ağırlıklı, oldukça geniş. Banyoda da çoğunlukla sarı - krem tonlarında mermerler ve son derece klasik, pirinç görünümlü armatürler kullanılmış. Halı kaplı yerler, geniş ve rahat yataklar, klima, odalarda internet bağlantısı ve LCD televizyon rahat bir konaklama sağlıyor. Hiç tarzım olmasa da kabul etmek lazım ki oldukça güzel bir otel.

Son olarak da otelin aynı zamanda kahvaltı salonu olan roof barına değinmek gerekiyor: Orizontes Roof Garden. Sabahları oldukça serin olduğu için kahvaltı içeriye kuruluyor ancak hava ısındıkça balkonda da yemek yemek mümkün. Özellikle burada gün batımının seyredilmesini tavsiye ederim. Başka bir otelde konaklansa dahi burada gün batımında bir kadeh uzo içilmeli.

Beyaz Kule ve kordon boyu - Selanik // Canon 5d Mk II + Canon 24-105 mm f4.0

Aynı gün içinde ziyaret ettiğim Nea Moudania ve Selanik'te bence anlatmaya değer fazla bir şey yok, dolayısıyla yazıyı biraz kısa tutuyorum. Ama merak etmeyin, bunu haftalık yazım olarak saymayıp Makedonya - Ohrid ve Yunanistan'ın göller bölgesi Kastoria yazımı bu hafta içinde yazacağım :)


4 yorum:

  1. Zevkle okuyorum bu yazıları; metnin uzunluğu da çok yerinde, görseller de çok başarılı. Selanik'e çok uzun yıllar önce gittiğim için anılarım çok silik ve çok fazla gezgin tarafından tepilmemiş bu ufak kentler hakkında okumak çok hoşuma gidiyor. Kuzey Yunanistan doğal ve mimari güzellikleri nedeniyle ve ekonomik açıdan Avrupa'nın batısına oranla daha rahat gezilebildiği için, son zamanlarda baya tercih ediliyor sanırım. Özellikle kendi tarihimizden birçok anı olunca, insanlar arasında mizaç benzerlikleri olunca.. Komşumuza sevgilerle :)

    YanıtlaSil
  2. Bakıyorum foto çekim bilgilerini girmeyi bırakmışsın Burak?

    ...

    Selanik bana da fazla şehir gibi gelmişti. Ancak, geçen hafta orada olan bir grubun da teyid ettiği gibi, burası Lonely Planet tarafından 2010'da Avrupa'nin en iyi "parti şehirlerinden biri" seçileli beri pek bir şey değişmemiş. Barlar, kafeler geceyarısı dahi tıklım tıklımmış. Anlaşılan kriz gece evine çekiliyor Selanik'te...

    Selam, sevgi, hörmet,

    Erdem

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Erdem Bey, cekim bilgileri eklenmistir :)

      Sevgiler,
      Burak

      Sil